Bursa, tarihi değerleri saymakla bitmeyen güzel kentlerimizden birisi. Osmanlı Devleti’nin temellerinin atıldığı, öncesinde de Bizans’a da başkentlik yapmış tarihi bir şehir. Bu yazımızda Osmanlı Devleti’nin kurucusu olan ve türbesi Bursa da bulunan Osman Gazi Türbesini anlatacağız.
Osman Gazi Hayatı Kısa Özeti
Babası Ertuğrul Gazi, Annesi Hayma Hatun olan Osman Gazi 1258 yılında Söğüt’te doğmuştur. Kıymetli bir devlet adamı olan Osman Gazi cesur, dürüst ve adaletli bir insan olarak nam salmıştı. Kılıç kullanmak, ata binmek ve savaşmakta tam bir ustaydı. 23 yaşında Kayı Boyu’nun beyliğine geçti ve aynı yaşta Şeyh Edebali Hazretlerinin kızı Malhun Hatun ile evlilik yaptı. Bu evlilikten Osmanlı Devleti’nin başına geçecek olan Orhan Gazi dünyaya gelmiştir. Orhan Gaziden başka Ali Bey, Melik Bey, Pazarlı Bey, Çoban Bey, Hamid Bey, Savcı Bey ve Alaeddin Bey diğer oğullarıdır.
Bursa, Türkler tarafından yaklaşık 25 yıl kuşatma altında tutulmuştur. Bu kuşatma sırasında bir gün Osman Gazi Bursa’yı seyrederken Manastırın Şapeline hayran kalmış ve bu gümüşlü kubbenin altına defnedilmeyi oğlu Orhan Gazi’ye vasiyet etmiştir.
Osman Gazi ilerleyen yaşta Gut Hastalığına (Nikris) yakalanmış ve beyliğin idaresini Orhan Gaziye bırakmıştır. 1326 yılında da bu hastalıktan dolayı vefat etmiştir.
Osman gazi vefat ettiğinde Bursa Türklerin elinde değildi ve bu yüzden naaşı Ertuğrul Gazi’nin türbesine defnedildi. Bursa fethedilip şehir alındıktan sonra Osman Gazi’nin naaşı, Ertuğrul Gazi Türbesinden alınarak vasiyet ettiği Gümüşlü Kümbet adı ile bilinen Sainte Elie adlı Bizans manastırının şapeli üzerine yapılan türbeye taşınmıştır.
Osman Gazi’nin defnedildiği bina 1801 yılında yanarak hasar görmüş ve ardından aslına uygun olarak restore edilmiştir. Ancak 1855 yılında yaşanan büyük depremde hasar alarak çok daha büyük olmuş ve kitabelerinden anlaşılacağı üzere Sultan Abdülaziz tarafından 1863 yılında yeni bir türbe yaptırılmıştır. Bu türbe bugün ki Osman Gazi Türbesidir ve eski türbeye göre daha geniş inşa edilmiştir.
Türbenin adının Davullu Manastırı olarak da bilindiği söylenmektedir. Bunun nedeni ise zamanında Alaeddin’in Osman Gazi’ye davul hediye etmesi ile verilen davulun ve tespihin türbede sergilenmiş olmasından ileri gelmektedir. Fakat deprem ve yangın gibi felaketler sonucu yok olduğu düşünülmektedir.
Osman Gazi Türbesi Konumu ve Mimari Yapısı
Türbe konum olarak, Bursa Tophane semtinde, Park girişinin solunda, Şehitlik Anıtının yanındadır.
Türbenin mimari yapısı ise, sekizgen yapıda olup üzeri kubbe ile örtülmüştür. 2 adet çok ince ve uzun sütunlara sahip, üzerinde Abdülaziz’in tuğrası bulunan bir sundurma, ahşap kemerli dikdörtgen bir giriş holü, holün batısında türbedar odası ve türbe olmak üzere 4 bölümden oluşmaktadır. Türbe giriş tarafı hariç diğer cephelerde yer alan kilit taşı volütlü yuvarlak kemerli mermer söveli, dökme demir şebekeli pencereler ile aydınlatılmaktadır.
Osman Gazi Türbesi’ne kuzeydeki ahşap bir koridordan girilmekte olup konak salonlarına has dekorasyonlarla tasarlanan türbenin, pencerelerinde kumaş perdeler yer almaktadır.
Türbenin kubbesinin her dilimi 2 tane girlant ile süslenmiştir. Yapı içerisinde ki kalem işleri basit olup sonraki onarımlarda yenilenmiştir. Sandukanın barok bitkisel süslemeli kadife örtüsü ve sedef kakma şebekesi birer sanat eseri olup en son 2004 yılında tamir edilmiştir.
Sülüs hatla yazılmış gümüş simle işlenmiş yazı, güney ve kuzeydeki 4 kartuş halinde yazılmış 2 Arapça ibare türbenin ahengini sağlamaktadır.
Tarihsel süreç içinde bu türbeye çeşitli hediyelerin verildiği bilinmekte olup yalnız bu hediyelerden ikisi günümüze gelmiştir. Bunlardan biri sülüs yazı ile yazılmış Fetih Ayeti diğeri ise kırmızı atlas kumaş üzerine altın simle işlenmiş 5 satırlık tablodur.
Türbenin içinde 7 tane önde ve arkada olmak üzere toplam 17 adet sanduka vardır.
Orta kısmında bulunan sedef kakmalı harikulade ahşaptan yapılmış sandukanın içerinde Osman Gazi yatmaktadır.
Ayrıca türbenin içerinde Sultan I. Murat’ın oğlu olan Savcı Bey, Orhan Gazi’nin eşi olan Aspurçe Hatun ve onun oğlu İbrahim Bey, Osman’ın Gazi’nin oğlu olan Alâeddin Bey ve isimleri hakkında bir bilgiye ulaşılamamış olan on iki sanduka vardır. Türbe kapsında yer alan şair Nevres’nin, Hattat Mehmet Zeki Dede’nin yazmış olduğu Onarım Kitabesi de bulunmaktadır.
Allah ecdadımızdan razı olsun mekanları cennet olsun inşallah…
0 Yorum