Dini hikaye Hollanda’nın Amsterdam şehrinde geçiyor. Bize bir ibret olarak Allah’ın rahmetinin ne kadar büyük olduğunu bize gösteriyor.
Dini hikaye okumak hele ibret nazarıyla okumak ufkumuzu açıyor ve ders veriyor bizlere, yeter ki nazarımız düzgün olsun ve ilmimiz yeterli olsun. Şimdi dini hikaye kısmına geçelim.
Dini Hikaye
Allah Seni Cennete Davet Ediyor
Amsterdam ’da görevli bir cami imamı, Cuma günleri olunca 10 yaşında olan oğluyla birlikte şehrin sokaklarında dolaşır, İslam’a dair kaleme aldığı küçük bir dergiyi dağıtır ve insanları İslam’a davet ederdi.
Yine bir Cuma vakti rahatsızlanmış oğluna dedi ki “Bu hafta insanlara tebliğ için ben çıkamayacağım!” zira gücüm yok. Küçük çocuk babasına ben yalnız da olsa çıkayım diyerek ısrar eder. Havanın da soğuk olmasına rağmen İmam oğlunun ısrarına dayanamaz ve ‘Peki!’ der, izin verir.
Çocuk bir heyecan ve ümit ile Amsterdam sokaklarında dolaşmaya başlar ve her gördüğü kişiye o dergiyi gösterir ve onlara dermiş ki “Allah, seni cennetine davet ediyor!”
Fakat hava aynı zamanda çok soğuk olduğu için sokaklarda da pek kimseler yoktu. Elinde kalan en son tek bir dergi kalmıştı. Onu verecek birilerini aradı ama bulamadı.
Sonunda bir kapıya geldi zili çaldı. Kapıyı açan olmadı. Lakin o birkaç defa daha zili çalar. Tam dönecekken yaşlı bir kadın açar kapıyı.
Kadın, karşısında bir çocuk görünce ona sordu “Neden geldin!” Soğuktan üşümüş olan çocuk “Allah, seni cennetine davet ediyor. Gelir misin?’ dedi.
Çocuk kitapçığı yaşlı kadına verir ve geri evine döner. Ertesi Cuma olmuştu. Namazdan sonra o çocuğun babası cemaate vaaz eder. Arkasından soru-cevap kısmına geçilir. Arka taraflarda bulunan kadınlardan biri ayağa kalkar ve şöyle der.
Allah’ın İhsanı
“Ben bir önceki haftaya kadar Hristiyan bir kadındım. Eşimi kaybetmiştim. Çocuklarım da yok. Hayatta birinci derece yakınım yok ve aylardır kimse kapımı çalmamıştı.
Yani yapayalnızdım ve bir krize girmiştim. Etrafımda olanların benden nefret ettiğini hatta topluma yük olduğumu düşünüyordum.
Yaşlı kadın gözyaşı içinde anlatmaya devam etti. Geçen hafta evin yatak odasına çıktım. Bu karamsarlıkla tavana bir ip bağlayarak ipin halkasını boynuna geçirdim.
Tam ayağımı sehpaya vurup, intihar edecektim ki zil çaldı.
Kendi kendime dedim ki “Benim kapı zilimi kim çalar ki?”. Yanlıştır dedim biraz bekledim. Sonra tekrar intihara teşebbüs etmek istedim. Lakin zilin ısrarlı bir şekilde çalmasıyla ipi boynundan çıkararak kapıya doğru gittim.
Kapıyı açtığımda karşımda bir çocuk vardı ve bana “Allah seni Cenneti’ne davet ediyor! Dedi ve islama dair bir şeylerden bahsederek kitapçık verdi.
Evet o çocuğun bana verdiği kitapçığı alıp okudum ve Müslüman oldum deyince camideki bütün cemaat ağlamaktaydı.
O kadın sözlerini şu ifadelerle tamamladı. “Bana şu anda deseniz ki dünyada en mutlu insan kimdir? Tereddüt etmeden kendimi gösteririm.
Bundan sonraki ömrümü benim durumumda olan zavallıların kurtuluşuna adadım. Artık ben de o çocuk gibi hayatımın geri kalan bölümünde Amsterdam sokaklarında dolaşacak ve insanlara diyeceğim ki “Allah, sizi cennetine davet ediyor”
Maşallah ne güzel bir şey değil mi? Dini hikaye bize nasıl güzel ders veriyor değil mi?
Hidayete ermek ve buna vesile olmak, bu noktada çalışıyor olmak. İşte bize güzel bir hedef biz neden o çocuk gibi olmayalım, bir Müslümanın asli vazifelerinden olan tebliği neden yapmayalı? Tabi ki ihlasla ve yumuşak huylulukla.
Dini hikaye okumak isterseniz linkten ulaşabilirsiniz.
0 Yorum